Mesleğim gereği evliliğinde sorunları olan çiftleri görüyorum. Ama aynı zamanda üniversite hocalığı yönümle de iyi evlilikleri de araştırıyorum. Size evliliklerde önemli bulduğum beş tutumdan bahsedeceğim.
Kaygı ve korku zaman zaman herkesin tecrübe ettiği temel duygulardır. İşlevseldir, kişiyi tehlikelerden korur, bir davranış sergilemesi için motivasyon oluşturur. Örneğin karşıdan karşıya geçerken üstünüze hızla gelen bir araba görüyorsunuz, eğer kaygı hissetmezseniz kendinizi bir anda ileriye atacak motivasyonu bulamazsınız.
Bu duygu birçoğumuzun özellikle 20li yaşlarda baskın yaşadığı bir duygu… Bu dönemde, annemiz, halamız, amcamız, hocamız ve daha kimler, kimler, kendilerinde bize eleştiri yapma hakkını sadece bulmakla kalmıyor, eleştirisini ya da eleştirilerini yapıyor da…
Evlilik ilişkisi ile hastalıkların seyri arasında nasıl bir bağlantı olduğuna dair uzunca bir süredir düşünüyorum. Sezgilerim ve evli çiftlerin hikayelerini dinlediğim zaman öğrendiğim detaylar, kötü bir ilişkinin hastalığın seyrini olumsuz yönde etkilediğini düşündürüyor bana.
İnsan tekinin mutluluğunun ve iyi oluşunun en önemli göstergelerinden birisi çevresiyle kurduğu yakın ve sıcak bağların kalitesidir. Çevremizle kurduğumuz bağlar ne kadar kaliteli ve sıkı ise strese karşı dayanıklılığımız ve mutluluğumuz o derece artıyor ve güçleniyor.
Aile ve çift terapisinin en önemli öğelerinden biri de çiftin cinselliğe bakışı ve cinselliği hayata geçirme biçiminin gözden geçirilmesidir. Dolayısıyla insanların hazır olduğu ve paylaşmak istediği ölçüde onların mahrem alanlarına konuk oluyoruz.
Aile ve çift terapisinin en önemli öğelerinden biri de çiftin cinselliğe bakışı ve cinselliği hayata geçirme biçiminin gözden geçirilmesidir. Dolayısıyla insanların hazır olduğu ve paylaşmak istediği ölçüde onların mahrem alanlarına konuk oluyoruz.
Gençlik dönemi birçok gelişim görevinin yerine getirilmesi gereken bir dönemdir. Bu dönemde gençler hayatlarına nasıl devem edeceklerine, kiminle evleneceklerine karar vermeye çalışırlar.
Öfkeli, stresli ya da üzgün hissettiğinizde kendinizi bir şeyler yerken buluyor musunuz? Yemek yediğinizde kendinizi rahatlamış ve iyi hissediyor musunuz? Yanıtınız evetse; "duygusal yeme" problemi yaşıyor olabilirsiniz.
Duygusal şiddetin ilk aşaması olan ‘büyüleme ve güven oluşturma’ sürecini, ikinci aşama olan ‘yalnızlaştırma’ süreci takip eder; bu ilk iki aşamadan sonra ise ‘Bir daha asla!’ süreci başlar.
Bu web sitesi, size mümkün olan en iyi kullanıcı deneyimini sunabilmek için çerezleri kullanır.
Kesinlikle gerekli çerezler
Çerez ayarları tercihlerinizi kaydedebilmemiz için kesinlikle gerekli çerezler her zaman etkin olmalıdır.
Bu çerezi devre dışı bırakırsanız, tercihlerinizi kaydedemeyiz. Bu da, bu web sitesini her ziyaret ettiğinizde çerezleri tekrar etkinleştirmeniz veya devre dışı bırakmanız gerekeceği anlamına gelir.