Ben Prof. Dr. Medaim Yanık, psikiyatr ve çift terapistiyim. Mesleğim gereği evliliğinde sorunları olan çiftleri görüyorum. Ama aynı zamanda üniversite hocalığı yönümle de iyi evlilikleri de araştırıyorum. Size evliliklerde önemli bulduğum beş tutumdan bahsedeceğim.
İYİ İNSAN OLMAK
Evlilik terapilerinde öğrendiğim en önemli şeylerden birisi “iyi insan olmak” meselesinin önemi oldu. Bir kişi huysuz olabilir ama kötü insan olmak farklı. Terapilerimde eğer bir eş diğer eşi iyi bir insan olarak tanımlarsa ferahlarım.
Çünkü huysuzlukla baş edilebilir ama kötü insanı değiştirmek zor. Bu sebeple evliliklerde “Allah iyi insanla karşılaştırsın” duası kıymetli. İyi insan olmak çaba ile başarılabilir. Evliliği korumak isteyen eşler “iyi, erdemli insan” olma çabasında olmalı. Örneğin; merhamet, cömertlik, geçimlilik, sila-i rahim gibi erdemli haller evliliği korur ve geliştirir. Evliliklerde romantik insan olmak ek fayda sağlayabilir ama iyi insan olmakla karşılaştırılamaz. Çünkü romantik ama kötü insan olmak mümkün. En iyi seçenek hem iyi insan hem de romantik olmak.
EŞTE KALICI KIRGINLIK OLUŞTURMAMAK
Evliliklerde eşi duygusal olarak kıracak bir haksızlık yapmamak temel meselelerden biri. Şiddet uygulamak, ağır söz söylemek, sadakatsizlik, ailelere kötü davranma, paranın adaletsiz harcanması konularında bariz bir haksızlık sonucu eşin incinmesi, hele de bunun onarılmaması, evliliklere ağır zarar verebiliyor.
Meslek hayatımda eşinden kalıcı olarak kırılmış kadınlar/erkekler gördüm. Duygusal olarak birbirlerinden kopmuşlardı. Birbirlerinin elinden tutmaya bile tahammül edemiyorlardı. Bu sebeple eşte kalıcı kırgınlık oluşturmayacak şekilde adaletli ve güven oluşturucu şekilde davranmak evliliklerdeki temel meselelerden biri.
EŞİ DEĞİŞTİRMEKTEN ÇOK KABUL ETMEK
İnsanteki kusurlu bir varlık. Hepimizde güzel huylar olduğu kadar zor taraflar da var. En azından birbirimizden farklı taraflarımız var. Birden fazla çocuğu olanlar bilir. Kardeşler dahi huylar ve özellikler açısından farklı olurlar.
Evlendiğiniz kişiden bazı özelliklerimiz açısından farklı olmamız kaçınılmaz. Eşimizde olan ve bize hoş gelmeyen bazı özellikler görmemiz de kaçınılmaz. Tam da bu noktada çoğu insan eşini değiştirmek ister. Eşini bir marangozun ağacı yontması gibi yontup şekillendirmek ister. Halbuki çocuk yetiştirmede bile esas olan marangoz gibi değil bahçıvan gibi davranmaktır. Çocuklarımızı istediğimiz hale getiremeyiz. Ancak onları etkileyecek ışık, su, bakım gibi ihtiyaçları vererek, zarar görmesini engellemeye çalışarak potansiyellerine ulaşmalarını sağlayabiliriz.
Çocuklarımız istediğimiz bir şekilde yontamadığımız bir dünyada, eşlerimizi istediğimiz hale getirmeye çalışmak boşuna bir çaba olacaktır. Bu sebeple değiştirmekten çok kabul etmeye çalışmak, gönlümüzü geniş tutmak biraz Mevlana gibi olmaya çalışmak daha yerli yerinde olacaktır.
En azından değişim ile kabul arasında bir dengeye razı olmamız gerekir. Esas olan nasıl çocuklarımızdan bir takım huy ve özelliklerinden dolayı vazgeçmiyorsak, eşlerimizden de vazgeçmemiz gerektiğidir.
EMEK VERMEK
Evlilik terapilerinde en sık kullanılan benzetmelerden biri bahçe benzetmesidir. Bahçe nasıl emekle güzel bir bahçe olursa, evlilik de ancak emekle güzel bir evlilik olur.
Terapilerimde eşlerin birbirlerine, evliliklerine emek vermeyi kalıcı olarak bıraktıklarını gördüğümde korkarım. Evliliğe emek vermeyi bırakmak, umutsuzluk oluşturur ve birbirinden kopuk iki ayrı hayat yaşamaya sebep olur. Bu durum kendi haline bırakılmış bir bahçeye benzer. İyi bir evlilik için emek vermeye devam etmemiz gerekir.
HAYAT FELSEFESİ
İyi bir hayat felsefesi olmadan iyi bir evlilik sürdürmek mümkün değil. Bu dünyaya, yaşam tarzlarına, beklentilerimize, mutluluğa, ölüme ve ölüm sonrasına yönelik bir felsefeye sahip olmadan evliliğimizde yönümüzü bulamayız.
Bu dünyayı fethetmek, biriktirmek, başkalarını yenmek, hep kazanmak, en iyisini almak, hep zevk içinde olmak şeklinde görürsek; evliliğimiz ve eş algımız da bundan etkilenir. Eşin zaafına, zayıflığına, kusuruna, hastalığına tahammül edemeyiz. Harcayamamaya dayanamayız. Dünyanın depremine, ekonomik buhranına, pandemisine katlanamayız.
Hayat bir yandan baharı, çocukluğun masumluğunu, gençliğin enerjisini, sevgi ve aşkın gücünü, başarmanın hazzını, inanmanın gücünü ve mutluluğu barındırıyor.
Hayata, insanlara, eşe, evliliğe karşı dengeli bir bakışa ihtiyacımız var. İyi bir hayat felsefesi bir insanı içten sevmenin, bir evliliği iyiliğive zorluğuyla inadına yaşamanın kaynağı haline gelebilir.
Sözlerimi özet tavsiyelerle bitirmek istiyorum:
- İyi ve erdemli olmak için çaba içinde olun
- Birbirinizde kalıcı ve derin kırgınlık oluşturmayacak tarzda adaletli davranın
- Birbirinizi değiştirmeye çabalamaktan ziyade kabul edin
- Birbirinize emek verin
- Bu dünyanın acısını kabullenirken muradını almaktan da vazgeçmeyin
Bir cevap yazın